Kimi işleri Shirley Sherwood koleksiyonuna giren Işık Güner dünyada sadece iki kişiye verilmiş olan Mary Mendum ödülünün de sahibi. Bize olağanüstü bitki resimlerinin arkasındaki iz sürme hikayelerini, yakında yayımlanacak olan yeni kitap çalışmasını, bilimsellik ve sanat arasında, bitki ressamlığının inceliklerini anlatıyor.
Çamlıhemşin'in bir köyünde, vahşi bitkilerle çevrili bir doğanın içinde, yeni bitkileri keşfetme, mevsim döngüsü içinde her yönüyle gözlemleme ve "doğal" güzelliğiyle kağıda aktarma çabasıyla geçen bir yaşam. "Ben bilimsel bitki resimleri yapmayı seviyorum, o yüzden canlı bitki örneğine ihtiyacım var. Kimilerine botanik bahçelerine ulaşsam da bazen doğada onun izini de sürmem gerekiyor" diyen Işık Güner, bitki ressamlığının keyifli olduğu kadar zorlu bir iş olduğunu da söylüyor. Maceralı bir yürüyüşle uçsuz bucaksız bir arazide Van'daki dört iris türünün izini nasıl sürdüğünü, bir Şili bitkisini tamamlamak için üç yıl çalışması gerektiğini anlatıyor. Tüm bu çabaların temel amacı, bitkiyi doğada nasılsa olduğu gibi resmetmek, doğadaki duruşunu, duygusunu olduğu gibi kağıda aktarabilmek...
"Bilimsel bitki ressamlığı çok önemli bir görevi var. Bitkiye hiç temas etmemiş insanın, o bitkiyle bağ kurmasını sağlamak" diyor ve bilim ve sanat arasında bir köprü olmayı önemsediğini söylüyor. Şu sıralar hazırlıkları tamamlanan arazide keşfinden gözlemleme, bitkiyi tanıma sürecinden resmin tamamlamasına, bitki ressamlığının tüm sürecini anlattığı kitap, yakında İspanya'daki bir yayınevi tarafından İspanyolca olarak yayımlanacak.
Sohbetin tamamını kayıt arşivinden dinleyebilirsiniz.
